Hepsinden önce kişisel enerji tasarrufu bilincini kendimizde ve çocuklarımızda geliştirip tasarrufu aileden başlatmak gereklidir. Binalarda kullanılan enerjinin yüzde seksek gibi önemli bir kısmının soğutma ve ısıtma amaçlı harcandığı düşünüldüğünde bu tasarrufun pek de az olmadığı görülüyor.
Bilindiği gibi ev, ofis, spor salonu, okul, hastane, alışveriş merkezi gibi ortamlarda mekanların konforlu olması, hayat kalitemizi yükseltmesi amacıyla sürdürülebilir iklimlendirme yöntemlerine ihtiyaç var. Ne kadar son senelerde bu konuda önemli aşamalar kat edilse de, yaşam alanlarında yeterli iklimlendirme ve ısıtma konforu sağlanamaz ise öncelikli olarak işyerinde, evde, hastanede, verimlilik en alt seviyeye iniyor.